Meme Kanseri Hastasına Detaylı Yaklaşım
Prof. Dr. Abut Kebudi
Genel Cerrahi Uzmanı
Cerrahi Onkoloji Uzmanı
Meme kanseri sürecinde bir hastanın başından geçenleri adım adım inceleyelim:
Bir hasta, memesiyle ilgili bir şikayeti olsun ya da olmasın, deneyimli bir meme cerrahına başvurduğunda, doktor öncelikle hastayı muayene eder. Muayene sonrasında, doktor hastadan bazı tetkikler isteyebilir. Bu tetkikler genellikle görüntüleme yöntemleridir. Hastanın yaşına ve durumuna göre mamografi veya ultrason gibi görüntüleme teknikleri kullanılır. Bu görüntüler çekildikten sonra, radyolog tarafından raporlanır ve doktorun önüne gelir. Doktor, bu raporları inceleyerek bir sonraki adıma geçip geçmeyeceğine karar verir.
Eğer görüntülerde şüpheli bir durum yoksa, hasta izlemeye alınır ve ek bir tetkik istenmez. Ancak şüpheli bir durum söz konusuysa, doktor daha detaylı bir görüntüleme yöntemi olan MR (manyetik rezonans) isteyebilir veya biyopsi yapılmasını önerebilir.
Biyopsi denildiğinde akla genellikle iki yöntem gelir: ince iğne aspirasyon biyopsisi ve kalın iğne aspirasyon biyopsisi. Kalın iğne biyopsisi, daha çok tercih edilen ve doku tanısı koymada daha etkili bir yöntemdir. Ancak bazen memede kitle olmayabilir, sadece şüpheli alanlar bulunabilir. Bu durumda, bu alanlar ameliyat sırasında işaretlenerek çıkarılır ve tanı konulur.
Tüm bu süreçler sonucunda meme kanseri tanısı konulduğunda, hastanın tedavi yolculuğu başlar. Bu aşamada, hastanın durumu multidisipliner bir konseyde tartışılır. Bu konseyde meme cerrahı, radyolog, patolog, nükleer tıp uzmanı ve diğer ilgili branşlardan uzmanlar yer alır. Hasta, sosyoekonomik durumuna ve tercihlerine göre bu toplantıya davet edilebilir. Bu toplantıda, hastanın durumu enine boyuna incelenir ve en uygun tedavi planı belirlenir.
Tedavi planı belirlenirken, hastalığın evresi, tümörün özellikleri ve hastanın genel sağlık durumu gibi faktörler göz önünde bulundurulur. Bazı durumlarda, önce cerrahi müdahale yapılırken, bazı durumlarda ise önce kemoterapi, radyoterapi veya hormon tedavisi gibi sistemik tedaviler uygulanır ve cerrahi müdahale daha sonraya bırakılır.
Bu süreçte, hasta da kendi sağlığıyla ilgili sorular sorabilir ve tedavi sürecine aktif olarak katılabilir. Multidisipliner yaklaşım sayesinde, hastanın durumuna en uygun ve kişiselleştirilmiş bir tedavi planı ortaya konulur. Bu, hem tedavinin başarısını artırır hem de hastanın yaşam kalitesini korumayı hedefler.
Prof. Dr. Abut Kebudi
Genel Cerrahi Uzmanı
Cerrahi Onkoloji Uzmanı
Prof. Dr. Abut Kebudi, 1981 yılında İstanbul Üniversitesi, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’ni bitirdi. 1988 yılında İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi, Genel Cerrahi Anabilim Dalı’nda uzmanlık eğitimini tamamlayarak, Genel Cerrahi uzmanı oldu. 1992 yılında ABD Kaliforniya Üniversitesi’nde (University of California, Los Angeles) Laparoskopik cerrahi ve Onkolojik cerrahi (özellikle meme kanseri) konularında çalıştı.
Prof. Dr. Abut Kebudi, 1998’de Genel Cerrahi Doçenti, 2004 yılında Profesör oldu. Cerrahi Onkoloji Yan Dal Uzmanlığı vardır. “European Breast Center (Düsseldorf)” Onkoplastik Meme Cerrahisi Sertifikası, “European Board of Surgery Sertifikası” vardır. 2004-2016 yıllarında Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’inde profesör olarak görev yaptı, aynı fakültede Genel Cerrahi Anabilim Dalı Başkanlığı, Cerrahi Tıp Bilimleri Bölüm Başkanlığı, Fakülte Yönetim Kurulu Üyesi, Fakülte Kurulu üyesi, Dekan Yardımcısı, Sağlık Hukuku Merkezi (SAHUMER) Başkanı idari görevlerini yürüttü.