Burun ve sinüs kanserleri nedir, kimlerde görülür ve belirtileri nelerdir?

Burun ve sinüs kanserlerinden bahsetmeden önce bu bölgeleri tanımlamak gerekir. Burun, solunum sistemimizin başlangıç noktası olan organımızdır. Sinüsler ise burun çevresinde yer alan, içi hava dolu boşluklardır. Burun ve sinüs kanserleri, bu bölgelerde kanserli hücrelerin gelişmesiyle ortaya çıkan hastalıklardır.

Kimlerde Görülür?

Bu kanser türü bazı meslek gruplarında daha sık görülmektedir. Özellikle tahta talaşına veya kimyasal maddelere maruz kalan kişilerde risk artar. Bu nedenle marangozlar, mobilya üretiminde çalışanlar ve kimyasal buharlarla temas eden meslek grupları risk altındadır.

Belirtileri Nelerdir?

Burun ve sinüs kanserleri genellikle sinsi ilerleyen hastalıklardır. Çoğunlukla tek taraflı, uzun süredir devam eden, nedeni belli olmayan burun akıntısı ile kendini gösterir. Bu akıntı bazen kötü kokulu veya kanlı olabilir.

Diğer belirtiler arasında:

Tek taraflı burun tıkanıklığı,
Burundan genize doğru akıntı hissi,
Nadiren burun kanaması veya yüz bölgesinde ağrı yer alabilir.

Bu belirtiler genellikle sinüzit gibi daha basit hastalıklarla karıştırılabilir. Ancak tek taraflı ve uzun süren akıntılar mutlaka bir Kulak Burun Boğaz uzmanı tarafından değerlendirilmelidir.

Burun ve sinüs kanserlerinde tanı ve evreleme nasıl yapılır?

Burun ve sinüs kanserlerinde tanı koymak, hastalığın genellikle burun dışında belirti vermemesi nedeniyle detaylı bir muayene gerektirir. Bu süreçte endoskopik muayene önemli bir yer tutar. Endoskopik muayene, Kulak Burun Boğaz uzmanı tarafından yapılan ayrıntılı bir burun içi incelemesidir.

Eğer hastalık burun içinde, sinüslerden dışarı doğru ilerlemişse veya çevre dokularda tahribata yol açmışsa, bu muayene sırasında fark edilir. Şüpheli bir alan görüldüğünde, dokudan biyopsi alınır ve bu örnek patoloji uzmanı tarafından mikroskop altında incelenir. Bu inceleme sonucunda kesin tanı konur.

Tanı sonrasında, hastalığın ne kadar yayıldığını ve hangi bölgeleri etkilediğini belirlemek için görüntüleme yöntemleri kullanılır. Bunlar genellikle MR (Manyetik Rezonans Görüntüleme) ve BT (Bilgisayarlı Tomografi) incelemeleridir. Bu sayede hastalığın evresi, yani ne kadar ilerlediği ve çevre dokulara ya da boyun lenflerine yayılıp yayılmadığı tespit edilir.

Evreleme tamamlandığında, hem tedavi planı hem de hastalığın seyri hakkında net bir yol haritası oluşturulur.

Burun ve sinüs kanserlerinin tedavisi nasıl yapılır?

Burun ve sinüs kanserlerinin tedavisi, baş ve boyun kanserlerinin tedavisinden çok farklı değildir. Tanı, patoloji uzmanları tarafından konduktan ve hastalık evrelendirmesi yapıldıktan sonra, cerrahi uzmanı diğer branşlardaki hekimlerle bir araya gelerek hastalığın durumunu değerlendirir.

Bu aşamada cerrahi tedavi ve radyoterapi ön plana çıkar. Bazı durumlarda, bu iki tedavi yöntemi birlikte uygulanabilir. Kemoterapi ise genellikle radyoterapiyi güçlendirmek amacıyla ya da cerrahi tedavi ve radyoterapinin uygulanamadığı durumlarda tercih edilen bir yöntemdir.

Doç. Dr. Mazhar Çelikoyar

Kulak Burun Boğaz Uzmanı
Baş ve Boyun Cerrahisi Uzmanı

Doç. Dr. Mazhar Çelikoyar 1959’da Buca, İzmir’de doğdu. Liseyi Tarsus Amerikan Koleji’nde 1976’da bitirdi.

1982 yılında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olan Dr. Çelikoyar, Şişli Etfal Hastanesi’nde başladığı Kulak-Burun-Boğaz(KBB) ihtisasını Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi KBB Anabilim Dalı’nda tamamlayarak 1989 yılında KBB Uzmanlığını aldı.

Doç. Dr. Çelikoyar 1989-1993 yılları arasında Şişli Etfal Hastanesi KBB Kliniği’nde Başasistan, 1993-1997 yıllarında da aynı klinikte Şef Muavini olarak eğitim verdi.

1992-1996 yıllarında yurtdışında; Fransa’da Institut Gustave Roussy’de ve yine Fransa’da Suresnes’de Hopital Foch’ta Professeur Frederic Chabolle’un kliniğinde College de Medicine bursiyeri olarak görev yaptı.

Bilgi Alın