HPV Aşısı ve HPV’den Korunmak

Prof. Dr. Tolga Taşçı

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı
Jinekolojik Onkoloji Uzmanı

HPV Belirti Verir mi?

HPV’nin kanser yapan tipleri hiçbir belirti vermez. Bu nedenle akıntı, koku, kanama bozukluğu ya da siğil gibi şikayetlerle ortaya çıkmaz. HPV’nin siğil yapan tipleri (tip 6 ve 11) kanser yapmaz. Dolayısıyla, kanser yapan HPV tipleri ancak hastalık ilerleyip kansere dönüştüğünde bulgu verir.

HPV ve Siğil İlişkisi

Siğil yapan HPV tipleri kanser oluşturmaz. Ancak siğili olan bir kadında kanser yapıcı HPV tiplerinin de bulunma olasılığı biraz daha fazladır. Bu durum, siğilin tek başına kanser belirtisi olmadığı anlamına gelir. Yani siğil, kanser tip HPV’nin kesin olarak var olduğunu göstermez.

HPV Takibinde Tarama Testleri

HPV siğili olan bir kadında özel ek testler yapılmasına gerek yoktur. Hastanın yaşı hangi tarama testini gerektiriyorsa, o uygulanır. Örneğin 23 yaşındaki bir kadın normalde sadece smear ile takip ediliyorsa, siğili olsa bile yine yalnızca smear ile takip edilmesi uygundur. Bu durumda “Siğilin tipi nedir?” diye ayrıca test yapmaya gerek yoktur.

CIN 1 nedir?

CIN 1, kansere ilerleme riski oldukça düşük olan patolojik bir durumdur. Kolposkopik biyopsi ile doğrulanan CIN 1 (düşük dereceli servikal intraepitelyal neoplazi) hastalarında, önceki smear sonuçları da düşük dereceli lezyonlarla uyumluysa ve kolposkopi sırasında yüksek dereceli hastalık bulgusu saptanmamışsa, bu hastalara genellikle tedavi uygulanmaz.

CIN 1 Takibi Nasıl Yapılır?

CIN 1 tanısı konmuş hastalar tedavi edilmek yerine takip edilmelidir. Çoğu vakada, hastaların 1 yıl sonraki kontrollerinde CIN 1’in kendi kendine gerilediği görülmektedir. Bu nedenle düzenli takip, CIN 1 yönetiminde en önemli basamaktır.

CIN 1 Ne Zaman Tedavi Gerektirir?

Bazı durumlarda CIN 1 uzun yıllar boyunca inatçı şekilde devam edebilir. Bu durumda, hastalık tedavi edilmeyi gerektirebilir. Ancak çoğunlukla düşük dereceli lezyonlar kendiliğinden geriler ve kansere dönüşme riski oldukça düşüktür.

HPV virüsünden ya da olası kanser şüphelerinden korunmak

Rahim Ağzı Kanserinde En Önemli Korunma Yolu: Aşılar

Rahim ağzı kanserinden korunmada en etkili yöntem aşılamadır. HPV aşısı, yalnızca kadınlar için değil, erkekler için de büyük önem taşır. Eğer dünya genelinde ideal bir aşılama programı uygulanabilirse, rahim ağzı kanseri tamamen ortadan kaldırılabilecek nadir kanserlerden biridir.

HPV Aşısı ile Eradikasyon Mümkün mü?

Rahim ağzı kanseri, tek bir virüsten kaynaklandığı için teorik olarak tamamen eradike edilebilecek (yeryüzünden silinebilecek) bir hastalıktır. Bu özelliğiyle diğer kanserlerden ayrılır. Nasıl ki çocuk felci ya da kızamık, yaygın aşılama sayesinde dünyadan silinme noktasına geldiyse, HPV aşısı da rahim ağzı kanseri için aynı potansiyele sahiptir.

Kimler HPV Aşısı Olmalı?

HPV aşısı, özellikle genç kızlara önerilmektedir. Ancak yalnızca kadınlar değil, erkek çocukları da HPV aşısı ile korunabilir. Bu sayede hem bireysel korunma sağlanır hem de toplumda virüsün yayılımı azaltılarak rahim ağzı kanserinin önüne geçilebilir.

HPV aşısı kimlere yapılmalı?

Rahim ağzı kanseri aşısı yani HPV aşısı, hem kadınlar hem de erkekler için önemli bir koruyucu sağlık uygulamasıdır. Özellikle 15 yaş altındaki kız çocuklarına ve tercihen erkek çocuklarına yapılması idealdir. Bu yaş grubunda bağışıklık yanıtı daha güçlü olduğundan aşının koruyuculuğu en yüksek seviyededir.

15 yaşından sonra ise HPV aşısı üç doz şeklinde uygulanır ve en çok 26 yaşına kadar yapılması önerilir. Ancak bu yaş sınırı aşı çalışmalarının yapıldığı gruplara dayanmaktadır. Günümüzde 26 yaşını geçmiş kadınlarda da, hatta 40 yaşına kadar isteyenlere HPV aşısı yapılabilmektedir.

HPV aşısı sayesinde HPV enfeksiyonlarının yol açtığı rahim ağzı kanserlerinden %70–80 oranında korunmak mümkündür. Bu nedenle hem genç yaşta aşılanmak hem de daha ileri yaşlarda fırsat bulundukça aşı yaptırmak önemli bir koruyucu sağlık önlemidir.

HPV aşıları için ideal yaş nedir?

HPV aşısının yapılması için en ideal dönem ergenlik çağı yani adolesan dönemidir. Özellikle cinsel ilişki başlamadan önce uygulanması en doğru yaklaşımdır. Bunun iki önemli sebebi vardır. Birincisi, gençlerde aşının bağışıklık kazandırma etkisi çok daha yüksektir. Ne kadar erken yaşta yapılırsa, vücut o kadar fazla antikor üretir ve aşıya daha güçlü bir bağışıklık yanıtı verir. Öyle ki, 15 yaşın altında uygulandığında normalde üç doz yapılması gereken HPV aşısı iki dozla yeterli olmaktadır.

İleri yaşlarda HPV aşısı yapılmasının önünde herhangi bir engel bulunmamaktadır. Ancak yaş ilerledikçe, cinsel aktiviteyle birlikte HPV’ye maruz kalma ihtimali artacağından, aşının sağlayacağı fayda giderek azalmaktadır. Daha önce 26 yaş sınırı konulmasının sebebi, klinik çalışmaların bu yaş grubuna kadar yapılmış olmasıdır. Günümüzde ise 40–45 yaşına kadar ve hatta hasta isterse daha ileri yaşlarda da HPV aşısı yapılabilir. Yalnız, bu yaşlarda beklenen faydanın daha düşük olacağı bilinmelidir.

HPV aşısı sağlık açısından ciddi bir risk taşımamakla birlikte maliyetli bir uygulamadır. Bu nedenle özellikle ileri yaşlarda aşı olmayı düşünen kadınların fayda–maliyet dengesini göz önünde bulundurması gerekir. Ayrıca HPV aşısı olmuş kadınlarda rahim ağzı kanseri tarama programı değişmez. Yani aşılı veya aşısız olmasına bakılmaksızın, smear veya HPV testleri aynı aralıklarla yapılmaya devam edilmelidir.

Smear sonucunda anomali varsa HPV aşısı olunabilir mi?

Servikal Anomalisi Olan Kadınlarda HPV Aşısı

Servikal anomalisi olan bir kadının HPV aşısı olmasında hiçbir sakınca yoktur. Beklenilen fayda biraz daha az olabilir; ancak bu durumda da aşının koruyuculuğu devam etmektedir.

HPV Tipleri ve Aşının Koruyuculuğu

Örneğin servikal anomaliye HPV tip 18 sebebiyet vermiş olabilir, fakat bu durumu bilmemiz mümkün değildir. HPV aşısı bu durumda tip 16’ya karşı koruma sağlamaya devam eder. Dolayısıyla koruyuculuk tamamen kaybolmaz, yalnızca beklenen koruyuculuk düzeyi bir miktar azalabilir.

Her Yaşta HPV Aşısı Mümkün mü?

Bu bilgilerin ışığında, servikal anomalisi olan kadınlar da her yaşta HPV aşısı yaptırabilirler. Aşı, mevcut riski ortadan kaldırmasa da ileride farklı HPV tiplerine karşı koruma sağlar.

Genital siğiller normal doğuma engel midir?

Gebelikte Genital Siğil ve Doğum Seçenekleri

Genital siğiller, genç kadın ve erkeklerde sıklıkla görülmektedir. Bu nedenle gebe hastalar da zaman zaman genital siğil ile kadın doğum uzmanlarına başvurmaktadır. Gebe kadınların en çok merak ettiği sorulardan biri ise, “Genital siğilim varken normal doğum yapabilir miyim, bebeğime geçer mi?” sorusudur.

Genital Siğilin Bebeğe Geçme Riski

Bu endişe oldukça önemlidir; ancak şanslıyız ki genital siğil tespit edilen bir kadında, siğilin bebeğe geçme ihtimali oldukça düşüktür. Yıllar önce bu düşük ihtimali tamamen ortadan kaldırmak için genital siğili olan kadınlara sezaryen doğum tercih edilmekteydi.

Normal Doğum ve Sezaryen Arasında Fark Var mı?

Yeni çalışmalar, genital siğili olan kadınlarda normal doğum ile sezaryen doğum arasında fark olmadığını ortaya koymuştur. Bu nedenle genital siğil tespit edilen kadınlar da güvenle normal doğum yapabilmektedir.

Prof. Dr. Tolga Taşçı - Kadın Hastalıkları ve Doğum

Prof. Dr. Tolga Taşçı

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı
Jinekolojik Onkoloji Uzmanı

Prof. Dr. Tolga Taşçı, Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı’nda öğretim üyesi ve Medical Park Göztepe Hastanesi’nde Kadın Doğum ve Jinekolojik Onkoloji Uzmanı olarak görev yapmaktadır. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olduktan sonra aynı fakültede uzmanlık eğitimini tamamlamış, mecburi hizmet süresinde Kahramanmaraş’ın Andırın ilçesinde ilk sezaryen ve jinekolojik operasyonları gerçekleştirmiştir.

2012 yılında Jinekolojik Onkoloji yan dal uzmanlık sınavında Türkiye birincisi olmuş, Etlik Zübeyde Hanım Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde üç yıl boyunca binlerce jinekolojik kanser hastasının cerrahi ve tedavi süreçlerinde yer almıştır. İngiltere’de önemli merkezlerde gözlemci doktor olarak bulunmuş, 2016’da doçent unvanını almıştır. Çok sayıda ulusal ve uluslararası yayını bulunan Prof. Dr. Tolga Taşçı, aynı zamanda akademik dergilerde hakemlik yapmakta ve kadın sağlığı ile jinekolojik onkoloji alanında çalışmalarını sürdürmektedir.

Mesleki İlgi Alanları:

  • Jinekolojik Kanserlerin Tanı ve Tedavileri
  • HPV ve Servikal İntraepitelyal Neoplazi (CIN)
  • Kolposkopi
  • Rahim Ağzı Kanseri
  • Rahim Kanseri
  • Over Kanseri
  • Laparoskopik Cerrahi
  • Endometriozis