Tiroid Nodülleri Tehlikeli mi?
Prof. Dr. Serdar Tezelman
Genel Cerrahi Uzmanı
Endokrin Cerrahisi Uzmanı
Tiroid Nodülleri Nedir?
Tiroid bezinde ortaya çıkan yumrulara tiroid nodülü denir. Bu nodüller içerik açısından sıvı içerikli (kistik) veya doku içerikli olabilir. Nodüllerin oluşmasında ailevi faktörler önemli rol oynar. Ayrıca hormon sentezinde reseptörlerdeki bozukluklar da nodül gelişimine neden olabilir. Günümüzde tiroid nodülleri oldukça yaygındır ve özellikle iyot eksikliği olan endemik bölgelerde sık görülür. Kadınlarda erkeklere oranla dört kat daha fazla ortaya çıkar. Ailesinde nodül bulunan bireylerin de genetik yatkınlık nedeniyle yakından takip edilmesi gerekir.
Nodüllerin Belirtileri
Tiroid nodülleri çapına ve fonksiyonuna göre farklı belirtiler gösterebilir. Küçük kistik nodüller genellikle belirti vermezken, fazla hormon salgılayan sıcak nodüller klinik semptomlara yol açabilir. Nodül çapı büyüdüğünde boyunda baskı hissi, yutkunmada zorluk ve nefes darlığı gibi şikâyetler ortaya çıkabilir.
Tanı Yöntemleri
Tiroid nodüllerinin değerlendirilmesinde iki temel yöntem vardır:
- Hormon testleri ile fonksiyonel durumu belirlemek
- Ultrasonografi ile nodülün yapısını incelemek
Nodülün kanser olup olmadığını anlamak için ise ince iğne biyopsisi yapılır. Her nodül tehlikeli değildir. Nodülün riskli sayılması içerik ve fonksiyonuna bağlıdır. Örneğin, sıcak nodüllerde kanser riski %1’den azdır, ancak soğuk nodüllerde bu oran %8–10’a kadar çıkabilir.
Tiroid Nodüllerinin Tedavi Seçenekleri
Tiroid nodüllerinde üç temel tedavi seçeneği vardır:
- Cerrahi tedavi
- Medikal (ilaç) tedavi
- Radyoaktif iyot (atom) tedavisi
Radyoaktif iyot tedavisi özellikle aşırı hormon salgılayan sıcak nodüllerde ve çapı 4 cm’den küçük olan nodüllerde tercih edilir. Ameliyat kararı ise genellikle nodülün çapı ve iğne biyopsisi sonucuna göre verilir. Biyopsi sonucunda gri bölge (Bethesda 3–4), atipi, foliküler neoplazi, kanser şüphesi (Bethesda 5) veya kesin kanser (Bethesda 6) olması durumunda cerrahi tedavi uygulanır.
Ameliyat Sonrası Takip
Tiroid nodülü ameliyatı sonrasında iki farklı takip yöntemi vardır:
- Tiroid’in yarısı alınmışsa: Diğer lobun ultrason ve hormon takipleri yapılır.
- Tiroid tamamen alınmışsa: Hormon takibi ile hastaya yeterli dozda tiroid hormonu verilmesi sağlanır.
Tekrarlama riski hastanın yaşına ve ameliyatın kapsamına bağlıdır. Genç hastalarda sadece tiroidin yarısı alındığında diğer lobda tekrar nodül gelişebilir. Ancak bu risk, genel toplumdaki nodül görülme riski ile benzerdir.
Tiroid Nodüllerinde Endokrinoloji Takibinin Önemi
Tiroid nodülü saptanan her hasta mutlaka bir endokrinoloji uzmanı tarafından değerlendirilmelidir. Çünkü tiroid nodülleri yalnızca yapısal bir lezyon olmayıp, fonksiyonel özellikler de gösterebilir. Cerrahi kararı öncesinde bu değerlendirme büyük önem taşır.
İyot Kullanımı ve Bölgesel Özellikler
Türkiye, Akdeniz kuşağında yer aldığı için endemik guatr bölgesidir. Bu nedenle sağlıklı bireylerin mutlaka iyotlu tuz kullanması önerilir. Ancak zehirli guatrı olan hastalar iyotlu tuz kullandığında tiroid fazla hormon salgılar ve tedaviden fayda görmez. Bu hastalarda kaya tuzu tercih edilmelidir.
Prof. Dr. Serdar Tezelman
Genel Cerrahi Uzmanı
Endokrin Cerrahisi Uzmanı
Prof. Dr. Serdar Tezelman, 1981 yılında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nden mezun oldu. 1986 yılında İstanbul Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı’nda Genel Cerrahi Uzmanlık eğitimini tamamladı. 1991–1993 yılları arasında Kaliforniya Üniversitesi San Francisco Tıp Fakültesi (UCSF), Mount Zion Medical Center Endokrin Cerrahisi Bölümü’nde “Postdoctoral Fellow” olarak araştırmalar yaptı. 1993–2011 yılları arasında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı’nda, 2009 yılından itibaren Amerikan Hastanesi Endokrin Cerrahisi Bölümü’nde görev yaptı.
2012 yılından bu yana Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı’nda çalışmalarını sürdürmektedir.
Klinik ilgi alanları:
- Endokrin cerrahisi,
- Tiroid kanserleri cerrahisi,
- Boyun lenf disseksiyonları,
- Multipl Endokrin Neoplazi sendromları,
- Paratiroid cerrahisi,
- Adrenal (surrenal) cerrahisi,
- Minimal invaziv tiroidektomi,
- Laparoskopik adrenalektomi,
- Tek delik (single insizyon) adrenalektomi,
- Robotik cerrahi,
- Guatr cerrahisi










