Epilepsi Hakkında Merak Edilenler

Uzm. Dr. Yasin Abanoz
Nöroloji Uzmanı

Epilepsi Nedir?

Epilepsi, halk arasında “sara hastalığı” olarak bilinir. Aslında epilepsi, beyindeki nöronların kendi kendine ve aşırı şekilde deşarj olması sonucu ortaya çıkan bir belirtiler grubudur. Bu nedenle epilepsi tek bir hastalık değil, bir semptom yani altta yatan farklı nedenlerin bir sonucu olarak ortaya çıkan bir durumdur.

Epilepsi Kimlerde Görülür?

Epilepsi bebeklik çağından çocukluğa, erişkinlikten ileri yaşlara kadar her yaşta görülebilir. Herkeste ortaya çıkabilen bir durumdur. Ancak epilepsinin çok farklı tipleri vardır ve tek bir sebebe bağlı, tek tip bir hastalık olarak değerlendirilmemelidir.

Epilepsi Nöbetleri Her Zaman Kasılma Şeklinde Olmaz

Toplumda epilepsi denince çoğunlukla kasılma, çırpınma ve ağızdan köpük gelmesi beklenir. Bu tablo büyük nöbet olarak bilinen jeneralize tonik-klonik nöbettir. Oysa epilepside onlarca farklı nöbet tipi vardır. Bazı hastalarda sadece kısa süreli bilinç kaybı, bazılarında yere gevşek şekilde düşme, bazılarında kol veya bacakta uyuşma görülebilir. Dejavu hissi, kötü koku duyma, görsel halüsinasyonlar veya renkli şekiller görme de epileptik nöbet olabilir.

Beynin Etkilenen Bölgesine Göre Belirtiler Değişir

Epilepsi belirtileri, beynin hangi bölgesinin etkilendiğine göre farklılık gösterir. Görme merkezinin etkilenmesi görsel halüsinasyonlara, koku merkezinin etkilenmesi kötü koku hissine yol açabilir. Frontal lob nöbetleri ise sıklıkla uyku sırasında ortaya çıkar ve gece terörü ya da kabuslarla karışabilir. Bu nöbetlerde kişi kalkıp koşabilir, çığlık atabilir veya bacaklarda bisiklet çevirme benzeri hareketler görülebilir.

Uyku ile Karışan Nöbetlerde Tanı Neden Önemlidir?

Uyku sırasında ortaya çıkan nöbetlerin parasomnilerden ayırt edilmesi çok önemlidir. Bu nedenle polisomnografi, yani tüm gece uyku kaydı, hem epileptik aktivitenin saptanması hem de ayırıcı tanı açısından büyük değer taşır.

Genetik ve Yapısal Epilepsiler

Günümüzde sık karşılaşılan epilepsi türlerinden biri genetik epilepsilerdir. Bu epilepsiler genellikle tedaviye iyi yanıt verir ve bazılarında yaş ilerledikçe nöbetler kendiliğinden kaybolabilir. Yapısal epilepsilerde ise beyinde belirli bir odak saptanabilir. Bu tür epilepsilerde cerrahi seçenekler gündeme gelebilir.

Epilepsi Cerrahisi Herkese Uygun mudur?

Epilepsi cerrahisi her hasta için uygun değildir ve genellikle son çare olarak değerlendirilir. Tek bir ilaçla nöbetleri kontrol altına alınabilen hastalarda cerrahi düşünülmez. Cerrahi kararı verilirken EEG, MR ve diğer ayrıntılı tetkiklerle nöbet odağının net olarak belirlenmesi gerekir. Alınacak beyin dokusunun fonksiyon kaybına yol açıp açmayacağı çok dikkatli değerlendirilmelidir.

Temporal Lob Epilepsisi

Cerrahinin en sık uygulandığı epilepsi türlerinden biri temporal lob epilepsisidir. Temporal lob, hafıza ve duygularla ilişkili merkezleri içerdiği için bu bölgeden kaynaklanan nöbetler çok zengin semptomlarla kendini gösterebilir. Donuk bakma, dejavu hissi, kötü koku alma, bilinç kaybı olmadan yaşanan nöbetler bu gruba girer. Çoğu temporal lob epilepsisi tek bir ilaçla başarılı şekilde kontrol altına alınabilir.

Oksipital Lob Epilepsileri

Oksipital lobdan kaynaklanan epilepsiler daha çok görsel belirtilerle ortaya çıkar. Renkli şekiller görme, görmenin aniden kaybolması, nesneleri olduğundan büyük ya da küçük algılama gibi bulgular görülebilir. Bu tip epilepsiler çocukluk çağında daha sık görülür ve çoğu zaman yaşla birlikte geriler. Gece uykudan ani uyanma ve kusma gibi belirtiler de bu nöbetlerin bir parçası olabilir.

EEG’nin Önemi

Bu tür şikâyetlerde EEG’den kaçınılmamalıdır. EEG’nin çocuğa ya da erişkine herhangi bir zararı yoktur, ilaç ya da elektrik verilmez ve gerektiğinde güvenle tekrarlanabilir. Doğru tanı, uygun tedavi için kritik öneme sahiptir.

Epilepsi Kalıtsal mıdır?

Aileden geçen epilepsi türleri vardır ancak çoğunda genetik geçişi doğrudan kan testiyle göstermek mümkün değildir. Genellikle aile öyküsü değerlendirilir. Az sayıda epilepsi türünde genetik testlerle tanı desteklenebilir. Genetik epilepsilerin büyük kısmı iyi seyirlidir ve ilaç tedavisiyle başarılı şekilde kontrol altına alınabilir.

Epilepsi ile Yaşam

Uygun tedavi alan epilepsi hastalarının yaşam süresi ve yaşam kalitesi genellikle etkilenmez. Doğru tanı, doğru sınıflama ve bireye özel tedaviyle epilepsi büyük oranda kontrol altına alınabilen bir durumdur.

Uzm. Dr. Yasin Abanoz - Nöroloji Uzmanı

Uzm. Dr. Yasin Abanoz

Nöroloji Uzmanı

2006 yılında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nden mezun olmuş, 2012 yılında aynı kurumda nöroloji uzmanlık eğitimini tamamlamıştır. 2012–2014 yılları arasında Düzce Atatürk Devlet Hastanesi’nde nöroloji uzmanı olarak görev yapmış, 2014–2016 yılları arasında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı’nda klinik nörofizyoloji alanında ileri düzey eğitim almıştır. Halen Doğuş Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Elektronörofizyoloji Programı’nda doktor öğretim üyesi ve program başkanı olarak görev yapmaktadır.

Genel nöroloji, epilepsi, kas ve sinir hastalıkları, serebrovasküler hastalıklar, demans, yürüyüş ve denge bozuklukları, uyku bozuklukları ve baş ağrısı başlıca ilgi alanlarıdır. Klinik nörofizyoloji alanında elektromiyografi (EMG), elektroensefalografi (EEG), uyandırılmış potansiyeller (VEP-SEP-BAEP), tek lif EMG ve ileri EMG teknikleri ile tanı ve değerlendirme çalışmalarını sürdürmektedir.